Pages

17 Mayıs 2008 Cumartesi

biraz da dramatikleşirsek....


sen, en güzel saadetlerdesin şimdi, başka birinin yariyken ve o en büyük saadetlerde seninle yıldızlar altında, mehtaba karşı muhabbete dalarken...

bizim yaşadığımız bu şehirde yıldızlar gözükmüyor ve yarin saçlarına sinecek bir deniz kokusu da yok.. bundandır belki de tüm yakınmalarımız; hepsi bundandır değil mi?

bazen.... bazen de değil aslında şu sıralar seni ne kadar sevip, ne kadar sevmediğimi görmeye çalışıyorum içimde. yersiz ve de gereksiz bir merak. ve geceleri yattığında onu düşünüp düşünmediğine dair de meraklarım var, ona nasıl seslendiğine, nasıl baktığına olduğu gibi... hepsi de gereksiz ve yersiz değil mi? ne demiş ingilizler? " curiosity kills the cat"




"I take a walk outside
I'm surrounded by
Some kids at play
I can feel their laughter
So why do I sear
Oh, and twisted thoughts that spin
Round my head
I'm spinning
Oh, I'm spinning
How quick the sun can, drop away...
And now my bitter hands
Cradle broken glass
Of what was everything
All the pictures had
All been washed in black
Tattooed everything
All the love gone bad
Turned my world to black
Tattooed all I see
All that I am
All I'll be...
I know someday you'll have a beautiful life
I know you'll be a sun
In somebody else's sky
But why
Why
Why can't it be
Why can't it be mine "




"There's no time to lose, I heard her say
Catch your dreams before they slip away
Dying all the time
Lose your dreams
And you will lose your mind.
Ain't life unkind?

Goodbye, Ruby Tuesday
Who could hang a name on you?
When you change with every new day
Still I'm gonna miss you..."