Pages

23 Eylül 2008 Salı

günden

bugün bir sıkıntı bulutu var üzerimde. yağmıyor da; epey bunaltıyor ama...

dışarı çıktım. limana indiğimde iftara 30-35 dakika vardı. limanda bir tenhalık ve sessizlik vardı. ama hani ortaçgil'in şarkısındaki "en küçük bir ses bile sanki gökgürültüsü" gibi bir mısra halim vardı. bir an bu sesleri duyan başka bir kulak mı diye düşündüm.

kafamdan ise takip edemediğim hızla geçen düşünceler, sonra beynimin gördüğüm tek tük insanların beni hiç ilgilendirmeyen diyaloglarına cevap yetiştirme refleksi de eklenince almaya çıktığım havadan da bir şey anlayamadım. herşey çok hızlı döndü etrafımda... her zamanki gibi ben veriydim yine.......

Hiç yorum yok: