Pages

15 Ağustos 2009 Cumartesi

yorgun coffeé



"oyunlar yazıyorum yorgun matador
kimse satın almıyor dargın matador"

mısralarıyla dillendiriyor civan-ı şahane pierre henri cami'yi yorgun matador oyununda. şu sıralar kendimi tıpkı cami gibi hissediyorum ben de. führer'in almanyasında kitaplar yakılıyorken, hicivciler bir şekilde engelleniyorken cami de alıyor nasibini bu ambargodan. bu yüzden köpeğine adolph ismini takıyor. bunları civan-ı şahane'nin yorgun matador isimli oyununda öğreniyoruz.

ben de diyorum hukuklar çalışıyorum, bir sınava yaramıyor. tarihler coğrafyalar hatmediyorum hiç bi boka yaramıyor. ordinaryus olsan faydası yok kpss mandallamıyor. bir köpeğim yok ama olsa ösym koyabilirim ben de.

kendime inancımın iyice yerlerde sürünen bir seviyeye indiği şu günlerde, bir işe girdikten sonra ne kadar işime yarayacağı muamma olan müfredat kitaplara bakıyorum. baktıkça kararıyor içim yüz çeviriyorum. bu yüz çevirmem de pek bir işe yaramıyor. yani kitaplar bana el pençe divan şeklinde "ya sen de kusura bakma bizi çalıştın, biz de senin aklında kalmadık. bu boktan süreç gereği bize bakman gerekecek, ama bak geçecek sıkma canını" gibisinden tesellilere girişmiyorlar. girişmelerine de gerek yok zaten çünkü kitapların bir suçu yok. gkk hipotezi burada sökmüyor yani.

bari ertelenmese birşeyler... ne bileyim... ertelemek ertelemek ertelemek... to be or not to be yi düşündürtmüyor adama bu süreç. to be yi iplemeyip devamlı to have in dalgalı sularında kıyıya ulaşmaya çalışıyoruz. to have a iş, to have a money vs, vs....

kafam karman ve bir o kadar da çorman. bu nitelemyi de kim uydurmuş ki? çorman ne demek mesela? saçmalama özgürlüğümü limitsiz kullanmak istiyorum. kimseye bir şey anlatmak istemiyorum, anlatmaya çabalamak da.

8 yorum:

Adsız dedi ki...

"Hayatı seç. mesleğini seç.kariyerini seç. kocaman s...k bir Tv seç, otomatik çamaşır makinesini seç. arabanı, cd çalarını ve elektrikli ev aletlerini seç. Sağlığını, düşük kolestrolü ve dişlerine ilk günkü gibi bakmayı seç. yatırıma en yüksek faiz veren ve borçlara en az faiz uygulayan bankayı seç. Pembe panjurlu bir ev seç. Arkadaşlarını dikkatli seç. iyi bi tatili ve bavulu akıllıca doldurmayı seç. En güzel s.çtığımın fabrikasında üretilmiş en güzel s.çtığımın elbiselerini seç. Dini ve dua ederken ne b.k olduğumuzu düşünmeyi seç. O salak televizyonun karşısında oturup o salak programları seyrederken sürekli tıkınmayı seç. Sonunda da sefil bir evde yalnız başına geberip giderken, yerini senin yerine geçmek için seni kandıran bencil ibnelere bırakmayı seç. Çürüyüp gitmeyi ve yetiştirdiğin gerzek veletlere rezil olacak biçimde kendi altına etmeyi seç.
Geleceğini seç, Hayatı seç..."
Trainspotting

*Az önce bir hayli uzun bir yorum yazdım ve sonuna bu yazıyı ekleyerek gönderecektim fakat ne olduysa bir anda ekran kapandı ve tüm yazılar kayboldu:((

coffeé dedi ki...

@Beautyisdead:iyileştin mi, rahat nefes alabiliyo musun?
--
içimden geçenlerle, yazıya ne kadar sığdıramadığımla karşı karşıya kaldım iyice yorumunu görünce....

ses verdiğin için çok ama çok sağol....

Adsız dedi ki...

pc gerçekten delirdi:))
yazının olduğu pencere çıktı daha demin bir anda:)))
şunları yazmıştım;

bu süreç hiç bitmiyor..
okul bitiyor, bir işe gireyim..
işe giriyorsun, bir sonraki aşama hadi evleneyim oluyor... evlensen ve bitse çok güzel olacak ama öyle de kalmıyor, "çocuk ne zaman?" soruları ve baskıları yüzünden çocuk yapıyorsun, sonra çocuk büyüyor, çocuk okula başlıyor, çocuk sınavlara hazırlanıyor, çocuk üniv. giriyor ve mezun oluyor, sonra işe giriyor:)))

Böyle tuhaf bir kısır döngü...
Vahşi doğadan hiçbir farkı yok, çocukluğumdan beri hep düşünürüm bunu...

sağ tarafım iyileşti ama sol taraftan hem bi hayli kemik, hem konkamı tümüyle aldılar. Hala kanama yapıyor o yüzden. Kuala gibiyim, koltukta yatarak yazıyorum mesela:))

sen de sağol:)
geç tanıştık ama güç tanışmadık:))

Adsız dedi ki...

sevgili coffee, niye cümleten bir cinnetin eşiğindeyiz sanıyorsun? neden mutsuz, cansız, yorgun ve de bir tuhafız? görünmez hunilerle dolaşan az mı insan var?

tüm bunlara tahammülünü sağlayacak bir şey edin kendine. yoksa... yoksa'sı zor :)

bir kahve iç, bir sigara yak ve kendine, kendini taammüden öldürmeden önce, gerekçeler, manalar bul :) bunları bir yere yaz. zira unutacaksın. dön dön oku.

sevgiler...

MAVİ UMUT dedi ki...

Ödüllendirildiniz efendim. Ödülünüz almak ve detaylar için lütfedermisiniz.:)

mor kedi dedi ki...

merhaba coffee bu sene "Kreativ Blogger" ödülü senin Bloğuna gitti..
hade kolay gelsin ..=)

YALNIZLIK OKULU dedi ki...

içinden hiç bir şey yapmak gelmedikçe inatla birşeyler yapmaya çalışmalı...yada herşeyi boş verip biraz yolculuğa çıkmalı...

coffeé dedi ki...

@beautyisdead,
dediğin gibi bir yandan kaçarken bir yandan da içine giriyor insan....

seninle tanışmış olmak çok ama çok güzel benim için de...

@jto,
sevgili jto'cum gizli huniler görünmeye başlıyor artık :)

@yalnızlık okulu,
müdürcüm herşeyi bırakıp gittik ve döndük.... fazla düşünmeden yapabildiklerimizi yapmaya bakacağız galiba :)