Pages

22 Nisan 2009 Çarşamba

coffeé'den peri'ye


sana peri diye sesleniyorum, çünkü satırlarının ardaına serptiğin gözü yaşlı, gözü sevinçli, kalender, taşan tozlar, içimde sevinçleri kopuşturuyor Can Yücel'in dediği gibi.

karşı karşıya hiç gelmedik, sana hiç sarılmadım, ama satırlarınla sarılıp, satırlarınla sarmalandığımı hissetmek çok büyük bir keyif veriyor bana. yazıya dökülenlerin ardındaki yüreğin kocaman olduğunu bildiğimden ve bunu senin çok güzel hissettirmenden.

böyle sarmalanınca ben çocuklaşıyorum. doğrudan aklıma eseni yapmalarım ayyuka çıkıyor. şu anda sana sayfalarca mektup yazmak istemem gibi. (bu konuda dedektiflik girişimlerim oldu itiraf etmeliyim) şu an klavyeyle yazıyor olmam birşey farkettirmez sanki, değil mi?

en çok da bu galiba.
en gerçek.

satırlardan, öykülere, oradan yüreklere... oradan da "kardeş gibi sevilip, sevmelere".

duygular yoğunlaştı gözlerimde. cümleler yansıtamadıysa şu an ki coşkumu affola.

tüm yüreğimle söylediğim bir şey var inanarak, arkasında durmaktan vazgeçmeyeceğim şekilde:

"İYİ Kİ VARSIN PERİ, İYİ Kİ"



görsel:http://www.hafif.org/imaj/wurgun5/picassocerceve.JPG

2 yorum:

beenmaya dedi ki...

sen bir tanesin biliyorsun değil mi bunu :))))))

bu arada dedektiflik yapmana hiç gerek yok yaz bana sahiden sayfalarca içinden geldiğince yaz bana bekliyorum :))

canım benim güzel yüreklim kocaman öpüyorum seni ve de çok seviyorum...

coffeé dedi ki...

>beenmaya,

sen de öylesin bunu unutma olur mu? :)

bu arada dedektiflik çalışmaları tamamen sürpriz olsun diyeydi de, bekleyemedim ben :):):):)

öperim ve de severim ben de kocaman :)